Pages

16 Ocak 2013 Çarşamba

Rüya Karmaşası

Rüyalarla başım dertte bu ara.. Hayır, anlamadığım bu kadar karmaşık rüyalar nasıl görülür. Bilinç altı desem öyle bilinç altım olacağını hiç sanmıyorum ki eğer öyleyse durumum vahim :D Ya polislerden kaçan hırsız olurum, ya uçan bir kahraman, ya bir ünlünün menajeri, yada karanlıkta kaybolmuş yönümü bulmaya çalışan bir garip insan.. Bunlar en normalleri, bazen öyle şeyler görüyorum ki anlatmayı bırak biran önce unutmak için can atıyorum..




Yani insan rüya görürken yorulur mu? Acaba tek ben miyim böyle manyakça rüyalar görüp uyandığında sanki üzerinden vinç geçmiş gibi yorgun hisseden ? :)))  Uçmak kaçmak sorun değil ama öyle rüyalar görüyorum ki bazen  gün boyu etkisinden kurtulamıyorum. Çok hatırlamasam da uyanınca, sanki beynimi bir şeyler etkisi altına almış, günlerce gecelerce geçmiyor o beyin uyuşukluğu. Bir süre sonra artık uyumak bile istemiyorum, rüya görmemek için. Eğer gerçekten her şey bilinç altıysa yada beynin hayal ürünüyse kendimden korkuyorum, ne kadar karmaşık bir bilinç altım varmış benim. Böyle bir bilinç altına sahip olmak her insana nasip olmaz :))) Gülsem mi ağlasam mı bilemedim :)


Gerçek şu ki rüyalar insan hayatının çok büyük bir bölümünü kapsıyor. Hele ki benim gibi normal rüyalar görmeyen biri için çok çok daha vahim durum. Hani şu rüya tabiri durumları var ya, hele o konulara hiç giremiyorum. Çünkü şöyle köşesinden tutulupta yorum katılacak hiç bir şey yok ki, karmakarışık saçma sapan olayların, durumların birleşimi... Bu durumun bir çözümü var mı bilemedim ama varsa çok acil ihtiyacım var...


Peki neden rüya görürüz?

"Batılı bilginler; özellikle Freud, Fromm, Jung rüya konusunda çeşitli ve uzun yılları alan araştırmalar yapmışlar ve rüyayı insan hayatının vazgeçilmez unsurlarından biri olarak görmüşlerdir.

Freud, rüyayı çocuksu ve akıl dışı arzularımızın bir tatmini olarak görmektedir. Rüyalarımızı oluşturan motifleri akıldışı arzularımız ve düşüncelerimiz olarak yorumlamaktadır. Uykumuzda, gündüzleri varlıklarından haberdar olmadığımız veya olamadığımız dürtülerimiz canlanmaktadırlar. Bilincimiz tarafından bastırılan ve dışlanan akıl dışı nefret, hırs, kıskançlık ve özellikle de çarpık cinsel arzular,rüyalarımızda birdenbire ortaya çıkıverirler.

Freud bu akıl dışı arzuları içimizde taşıdığımızı, fakat toplumun etkisi nedeniyle onları bastırmakla kurtulamadığımızı iddia etmektedir. Uyku sırasında bilincimiz tarafından uygulanan kontrol azaldığından, bu arzular canlanırlar ve kendilerini rüyalarımız aracılığı ile belli ederler.

Jung'un rüya yorumuna gelince, onun rüya yorumuna yaklaşımı rüyanın amacını sorgulamak ve bilinçaltının belirli bir sembolü neden seçtiğini ve rüyayı gören kişiye kendi yaşamı ve yaşamına karşı tutumu hakkında ne göstermeye çalıştığını anlamaktı. Jung sembollerin rüyayı görene özgü bir gücü olduğunu ve dar bir yorumla sınırlanamayacağını iddia etmektedir.

Büyük rüya yorumcularından Erich Fromm ise rüyaları unutulmuş bir dil olarak görür ve geçmişin insanlar için rüya ve hayallerin zihnin en önemli ifadeleri arasında olduğunu söyler. Ona göre rüya sembolleri evrensel, geleneksel ya da rastlantısaldır. Rastlantısal semboller kişiseldir ve bireysel çağrışıma ilişkindirler. Geleneksel semboller tek anlamlıdır. Evrensel sembollerin -örneğin güneş- sıcak ve ışık gibi evrensel anlamları vardır." (alıntıdır)

Ben bu görüşlerden hangisinin içine giriyorum bilemedim. Bildiğim tek bir şey var ki; oda rüyanın insanlar üzerinde büyük bir etkisi olduğu...

Elif Şafak'ta bu hafta köşesinde bu konuya değinmiş. Okumak isteyenler buradan ulaşabilirler.

9 yorum:

  1. herşeyi geçtim bigün rüya görüp ertesi gün devamını görmek nasıl bişeydir bunun için özel bi çaba gösterse yapamaz insan ama senin hayal dünyan çok geniş ondan oluyo sanırım :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. valla bilemedim ki, o bende de oluyo canım devamını görme durumu :) sadece ben değilmişim sevindim şimdi :)

      Sil
    2. dostum ona bilimde lucid dreams diyorlar

      Sil
  2. :) seni kastedmiştim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. heee :) bende kendini anlatıyorsun sandımdı :) mantıklı :)

      Sil
  3. sevgili kahve tadında çok güldüm yazıyı okurken. bunlar o kadar tanıdık ki bizim aile için. önce annemle yaşardım her sabah kahvaltı soframızda annemin bir türlü akıl sır erdiremediğimiz macera dolu rüyalarını dinlerdik çocukken. şimdide eşim aynı şekilde sizin gibi bazen uçuyor, bazen uzaylı oluyor, bazen film sahneleri. onda ilginç olan ertesi gün aynı rüyaya devam edebiliyor olması:) merak etmeyin yalnız değilsiniz. annem ve eşim canlı örnek size :))) umarım hep mutluluğa dönüşecek rüyalar girer gecelerinize ve umutla uyanırsınız güne. sevgilerimle...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. demekki tek ben değilmişim :)artık sabah eşime rüya gördüm deyince, bu gün kimi kovalıyordun yine diyor direk :))) o derece yani :) anlatmak ayrı dert dinleyenlere ayrı dert oda ayrı :)) sizin durumunuz da zor ne diyeyim :) çok teşekkür ederim güzel dilekleriniz için, sevgiler benden de...

      Sil
  4. bak ne dicem. hiçbir şekilde takma rüyalarını.
    hemen unut gitsin.
    sadece gündelik yaşamın yansımaları.
    anlam çıkarma sakııın.
    :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. haklısın ama öyle birşey ki unutulmuyor.
      gündelik yaşamda hiç aklıma gelmeyen şeyler, rüyamda en önemli konu oluyor.
      beynim çok çalışıyor çook :)

      Sil