Ordan Burdan Vol 4 :)

*Mutfağa girip pasta börek yapmaya başlayınca kendimi kaybediyorum.

Bak bi tatlı kurabiye yaptın.
Bi de tuzlu yap,
sonra bide kremalı bişey mi yapsam.
Topu topu iki kişiyiz
Amaaan ne olacak yapıyım komşular da doysun işte :D




*Çakıl taşı çikolataların yeni yeni çıktığı zamanlar.
Bana hediye gelen çikolata paketine de bu çakıl çikolatalardan koymuşlar.
Bende kardeşimi işletmek istedim.
(Kardeşim 19 yaşında o zaman :))
Tam ağzına atacakken, "yemee onlar gerçek taş" dedim ciddi ciddi.
Hadi ya ben onları çikolata sandım dedi, inandı :D
Ertesi gün 5 yaşında olan komşumuzun çocuğu geldi.
Çikolata paketini görünce hemen gitti masadan kaptı çakıl çikolatalardan.
Tam yemeye başlayacakken kardeşim atladı.
Tatlım onlar yenmez gerçek taş, sen diğerlerinden al dedi :)
Çocuktaki cevaba bak :D
"Hahahah bunlar çikolata bi kere"
deyip attı ağzına, yemeye başladı.
Bizim kız gözleri fal taşı gibi açık, aaa çikolataymış valla dedi.
Ben bastım kahkahayı tabi :D
O gün hiç gülmediğim kadar güldüm, karnıma ağrılar girdi gülmekten :D:D
Küçücük çocuk yemedi espriyi, sen yedin dedim.
Tabiki sonumuzu siz düşünün evin içinde atlamadık koltuk, fırlanmayan yastık kalmadı.
Hala her çakıl çikolata gördüğüm de aklıma gelir, sinir ederim sevgili kardeşimi :D
(Seviyorum seni canım kardeşim :))


*Sabah sabah dilime dolanan güzel şarkı.
Bir elmanın yarısı biri sensin, biri ben.
Dinleyince mutlu olduğum :)


*Sabah saat 7:30
Hava sıcaklığı -3 derece
Dolmuş bekliyorum yüzüme buz çarpıyor sanki
Atkımı sadece gözlerim gözükecek şekilde sarmışım her yerime :D
Bu halde işe gitmek için kıvranıyorum.
İş olmasa bu havada bu saatte hayatta dışarı çıkmam.
Sıcacık ev dururken hemde.
Ama herkes bizim gibi düşünmüyor sanırım.
Sabahın 7 buçuğunda köpek gezdirmeye çıkmış bir abla.
Kendi kendime söyleniyorum "abla köpeğe yazık bu havada yaa" diye :)
Sonra biraz ileri de bu sefer bir abi, köpek gezdiriyor :)
Bugün sabah köpek gezdirme günü ilan edilmiş sanırım, bu buz gibi havada.
Bana haber vermemişler, çok alındım :D
Yazık hayvancağızlara yaa...


*Kahve ağacının ilk bulunduğu yer Habeşistan'ın Kaffa yöresiymiş.
Kahve, Kaffa'dan geliyormuş demek ki.
Bunu da ekledim hazineme :)


*Her sabah kapının önünde bir kedi var, kasabın kedisi.
Ama ilginç olan, kedi park halinde olan arabaların tepesinde :)
Canı sıkıldıkça arabadan arabaya atlıyor.
Sabah sabah güldürüyor herkesi :)


*Sinemadayız. Komedi filmi.
Gülmekten karnımıza ağrılar girmiş,
O an eğilmişim öne doğru,
tam kalkmaya yeltenirken dank diye bir ses,
gözlerim kararır.
O neydi yaa derken bi bakıyorum ki eşimle kafaları tokuşturmuşuz.
Demir mübarek :D
Millet filme gülerken biz birbirimize güleriz,
yanımızdakilerde filmi çok beğendiğimizi ve
bu yüzden gülme krizine girdiğimizi sanır :D
Çaktırmaaaaa :))))


*Minibüslere uygulama getirsinler.
Sabah sabah arabesk dinleyerek yolculuk yapıp,
bütün enerjimi sömürmelerini anlamıyorum arkadaş.
Müzik kutusu koysunlar madem her koltuğun önüne.
Sırayla çalsın herkesin seçtiği tek tek.
En azından tekdüzelikten kurtulur millet :D
(Lütfenn oyun havası ve arabesk şarkılara yasak gelsin, minibüslerde dinlenemez diye :D)




*"Merhaba" ne demek biliyor muydunuz?
Farsça kökenli olan bu kelime,
"Benden size zarar gelmez" demekmiş.
O zaman herkese sımsıcak bir Merhabaa :)))